Gayri resmi edinilen bilgiye göre şiirler, 1961-1964 yılları arasında Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’nde personel eğitimi için Milli Eğitim Bakanlığınca görevlendirilmiş olan öğretmen Bedia Tuncer tarafından derlenmiş.
Tuncer, derlediği kitabına neden inleme sesi anlamına gelen “İnilti” ismini koymuş bu da ayrıca enteresan; ama şu bir gerçek ki akıl hastası deyip geçtiğimiz insanların aslında ne denli bir iç dünyaları olduğunu, kendilerini ifade etmek istedikleri zaman gerçekten ifade edebildiklerini, belki de onların kendilerini böyle toplumdan soyutlamalarının ardında onları dinleyen birilerinin olmaması yatıyor da olabilir.
Yazarlar Betül Yalçıner, Peykan Gökalp, Cem Mumcu, Okyan Us Yayınlarından çıkan “Bakırköy Akıl Hastanesinin Gizli Tarihi” ni 2009 yılında yayınladılar. Oradan bir alıntı yaparak son vermek istiyorum:
“Bir hasta yatmıştı. Dosyasında, çıplak bir şekilde E-5'i trafiğe kapattığı için polis tarafından getirildiği notu vardı. Neden yaptığını sorduğumda, ‘ceketkaplumbağaseykobeşezdiler’ dedi manisinin verdiği hızla, tek kelimeymiş gibi... Sonradan anladım ki, bir kaplumbağanın ezildiğini görünce sinirlenmiş, yolun ortasına dikilmiş; ama insanlar sağından solundan geçmeyi sürdürünce, soyunup giysilerini ve saatini (Seiko 5) koyarak yolu kesmeye çalışmış ama onları da ezerek geçmişler.”
Kitabın pdf halini indirmek için;
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Lütfen paylaşım hakkında görüşünüzü bizimle paylaşın.